Bilimin çözüm için üzerinde uğraştığı ve son birkaç yılda aslında tamamen bir “sanal terör” tehlikesi sayılabilecek DeepFake hakkında kısaca bilgi sahibi olmamız lazım.
İçindekiler
DeepFake Nedir? Bilimin çözüm için üzerinde uğraştığı ve son birkaç yılda aslında tamamen bir “sanal terör” tehlikesi sayılabilecek DeepFake hakkında kısaca bilgi sahibi olmamız lazım.
İngilizceden çeviri ile “Derin Sahtekârlık” anlamına geliyor. Dünya’da sansasyona neden olması için ortaya çıkarılan videolar başta olmak üzere, ses kayıtları da dâhil büyük bir internet tehdidi aslında. Özellikle Dünya liderleri, alanında en bilinen sanatçılar, siyasetçiler ve bilim adamlarını taklit ederek gerçeğinden ayırt edilmesi neredeyse imkânsız biçimde oluşturulmuş bu sahte video ve ses kayıtları, gerçekten çok büyük bir dijital tehlike.
Teknoloji her zaman insanoğlunun iyiliği için gelişmiyor, geliştirilmiyor. DeepFake videolar, şimdilerde Dünya’nın gündeminden düşmeyen “yapay zekâ” ile alakalı aslında.
Bir kurban seçelim. Mesela, arşivlerde milyonlarca resim, ses, video dokümanı olan bir Dünya lideri.
Hatta bu örnek bizzat o kişinin başına da gelmiş olabilir. Donald Trump, bu alanda da en çok hedefte olan kişi. Ve, geçtiğimiz günlerde henüz hesap bilgilerinin ifşa edilemediği bir Reddit.com üyesi de, tamda bu konuya örnek olacak bir video paylaştı.
Donald Trump’ın hiçbir zaman bulunmadığı, hiç konuşmadığı ya da hiçbir saat diliminde ekranda gözükmediği bir olay olmasına rağmen, izleyenlerin ve sesi dikkatle dinleyenlerin kesinlikle ayırt edemediği bir konuşma dolaşıma sokuldu. Hatta bu video üzerinden birçok sosyal medya kullanıcı tarafından paylaşıldı ve ön yargılı çokça olumsuz yorum almasına sebep oldu.
Araya uzmanların girmesi ile Başkan’ın o saat dilimlerinde kayıtlı hiçbir video ve ses dokümanı olmaması, hatta belirtilen ortamın randevularındaki görüşme kayıtları olmadığı anlaşılınca durum ortaya çıktı. Tabi, bu Başkan’a kızanları ne kadar ikna etti, bilemeyiz.
Sesi, görüntüsü, yüz hatları, dudak hareketleri, beden hareketleri ve neredeyse birebir tüm imajıyla Donald Trump, kurgulanan bir metni, kurgulanan hareketler ile videoda yansıtıyordu.
İlk kez karşılaşılan bu video, hiçbir animasyon tekniğine benzemiyordu. Peki, bu nasıl mümkün olabilir? İşte, bu teknolojiyi araştırmadan önce, bu teknoloji ile ortaya çıkarılan videoların tespitini sağlayan bir çözüm bulma ihtiyacı ortaya çıktı.
“İnsanların ayırt edemediği bu farkları, kemirgen beyinleri nasıl çözebilir?” diye soracak olursanız, şunu hatırlatmayı çok isteriz ; “ İnsanların hayatlarını kurtaran birçok ilaç, şuan o kobay hayvanların üzerinde gerçekleştirilen testler sonrası mümkün olabildi.”
Yani, henüz onlara olan hayat borcumuzu ödemeyemedik! Peki, onlar nasıl anlıyor bu farkı?
Oregon Üniversitesi’nden bir grup bilim insanı, Jonathan Sounders liderliğinde bu çözümün, kemirgenlerin ses algılama kabiliyetleri sayesinde çözülebileceği tezi üzerinden yapılan araştırmalarını yoğunlaştırdılar. Ve gerçekten de ses manüpilasyonları konusunda, kemirgenlerin hiçbir canlıda olmayan ayırt etme özelliğini keşfettiler.
Kemirgenlerin, özellikle düşman tehditlerinden korunmak için kendi evrimlerinde geliştirdikleri bir duyusu olan fonetik algılama yetenekleri, sesler arasında insanların hiçte umursamadıkları farkları kolaylıkla ayırt edebiliyor.
AL Algısı denilen bu kemirgenlere ait biyolojik özellik, belki de onların eğitimi ile Dünya insanları için günden güne büyük tehdit halini alan DeepFake’in tespitinde önümüzdeki yıllarda seri halde kullanılabilecek.
Diğer haberler
